Genel Bilgiler
Plastik cerrahi, vücudun her bölgesi ve her yaş grubuna ait problemlerle ilgilenen oldukça kapsamlı bir uzmanlık dalıdır. Bu alan; tüm vücut yüzeyinde, doğumsal ve edinsel sebeplerle oluşan doku, organ ve işlev eksikliklerini onarmayı; şekil ve fonksiyon bozukluklarının düzeltilerek vücut imajının yeniden yapılandırılmasını amaçlayan cerrahi bir bilim dalıdır. Bu bilim dalı, kendine özgü bir organ sistemi veya belirli bir anatomik bölgeye özgü cerrahi prosedürlere dayanmasının yanısıra, temel ve özelleşmiş cerrahi prensipler içeren oldukça özgün bir uzmanlık dalıdır. Tıbbi gelişmelere paralel olarak geliştirilen yeni teknikler sayesinde bir problemin çözümünde birden çok cerrahi tedavi seçeneği kullanılabilmektedir.
Plastik cerrahi “problem çözme uzmanlığı” olarak tanımlanmaktadır. “Plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi” adını Yunancada “biçimlendirmek, şekil vermek, onarmak” anlamlarına gelen “plasticos” kelimesinden almaktadır. “Rekonstrüktif” ise Latin kökenli bir sözcüktür ve "onarmak, yeniden yapmak, yapılandırmak " anlamını taşır. Travma, kanser ya da doğuştan gelen anomalilere bağlı doku eksikliklerini yeniden onarmak, plastik cerrahideki rekonstrüksiyon uygulamalarının önemli bir kısmını teşkil etmektedir. Estetik cerrahi ise, vücut imajının daha güzel ve daha mükemmele ulaştırılmasını amaçlayan, estetik kaygıların ön planda olduğu operasyon ve girişimlerle ilgilenen, plastik cerrahi içinde özelleşmiş bir alandır.
Plastik cerrahinin ilgilendiği alanlar kendi içerisinde birkaç alt bölümde değerlendirilebilir. Bunlar arasında pediatrik plastik cerrahi, kraniyofasiyal cerrahi, ağız-yüz-çene cerrahisi, el cerrahisi, estetik cerrahi gibi ana başlıklar sayılabilir. Bu alanlar arasında kesin sınırlar çizmek mümkün değildir ve birbirleriyle yakından ilişkilidirler. Plastik cerrahi uzmanlığı oldukça geniş bir yelpazede değerlendirilebilen ve vücutta tepeden tırnağa her sistemi ilgilendiren, diğer branşlarla multidisipliner çalışma olanağına sahip eşsiz bir branş olarak düşünülmektedir.
BACKGROUND
Plastic surgery is a broad specialty field that deals with all parts of the human body and addresses problems seen in all age groups. Plastic surgery is a surgical specialty involving the repair of congenital or acquired tissue, organ and functional deficiencies across the entire body surface, as well as reconstructions to improve body image through the correction of morphological and functional disorders. This surgical discipline is a unique specialty in that it relies on surgical procedures targeting a specific organ system or a specific anatomical location, but also draws upon basic and specialized surgical principles. Multiple surgical treatment options have emerged for the resolution of problems with the development of new techniques and advances in medicine.
Plastic surgery is often referred to as the “problem-solving specialty”. The term “Plastic Surgery” comes from the Greek word “plasticos”, which means modeling, sculpting and repairing, while “reconstructive“ is Latin in origin, meaning “repairing, re-forming and re-structuring”. Repairing tissue defects secondary to trauma, cancer or congenital anomalies constitutes an important part of the reconstructive procedures conducted in plastic surgery practice. Aesthetic surgery is a specialized field within the discipline of plastic surgery dealing with procedures and interventions targeting the improvement and perfecting of body image, where aesthetic concerns are at the forefront.
The areas that are of interest in plastic surgery can be categorized into several subsections, including pediatric plastic surgery, craniofacial surgery, oral-maxillofacial surgery, hand surgery and aesthetic surgery, although is impossible to identify clear boundaries between these areas, as all are closely interconnected. Plastic surgery is considered a unique medical branch that involves a broad range of systems, from head to toe, and that requires collaboration with other medical branches in a multidisciplinary environment.
Tarihçemiz
Rekonstrüktif cerrahi teknikleri ile ilgili olarak ilk müdahalelerin, Hindistan’da M.Ö. 800’lü yıllara ait olduğu bilinen “Sushruta Samsita “ adlı kitapta yer aldığı gözlenmektedir. Bu kitapta ilk burun rekonstrüksiyonu uygulamalarından bahsedilmiştir. Türk-İslam literatüründe ise ilk belge olan Şerafettin Sabuncuoğlu'na (1385-1468) ait ilk basılı ''Cerrahiyet’ül Haniyye'' adlı eserde çeşitli plastik cerrahi uygulamalarının çizimlerle anlatıldığı gözlenmektedir.
Plastik cerrahinin babası olarak bilinen Gaspare Tagliacozzi, 1597’de De Durtorum Chirurgia Per Institionem adıyla plastik cerrahi hakkındaki ilk kitabı yazmıştır. Bazı yayınlarda, 16. yüzyılda rekonstrüktif cerrahi işlemlerinin estetik amaçlarla da yapılmaya başlandığından bahsedilmektedir.
İlk defa 1827 yılında Tıphane’nin açılmasıyla cerrahi alanında hem eğitim hem de kültürel gelişim dönemi başlamıştır. Bu kurumun açılması, bilimsel açıdan büyük bir atılım olmuştur. Yıllar boyunca bu kurumun gelişmesi ve çeşitli aşamalardan geçmesi ile 19. yüzyılın sonlarında Türk hekimliği modernleşme açısından kendini ispat etmeye başlamıştır. 19. yüzyıldan önce plastik cerrahinin temel prensipleri ve teknikleri ile önceleri sadece şekil düzeltmek amaçlanırken, daha sonra işlevin de önemi kavranarak, hem form hem de fonksiyonun düzeltilmesi temel prensip haline gelmiştir.
Plastik cerrahi ülkemizde Cumhuriyetten sonra birtakım öncü hekimlerin katkılarıyla gelişme göstermeye başlamış ve zamanla elde edilen yeniliklerle daha da modernleşmeye başlamıştır. İlk dönemlerde İstanbul Üniversitesi Cerrahi Kliniği bünyesinde faaliyet göstermeye başlayan plastik cerrahi uygulamaları Prof. Dr. Halit Ziya Konuralp tarafından 1930’lu yıllarda başlatılmıştır.
Türkiye'de plastik cerrahinin gelişmesi özellikle 2. Dünya Savaşı'ndan sonra olmak üzere iki büyük dünya savaşından sonra olmuştur. 1961 yılında Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği'nin (TPRECD) resmen kurulmasından sonra Türkiye'de plastik cerrahi uygulamaları sistemli çalışmalar haline getirilmiştir. Plastik cerrahi günümüzde yan dallarıyla beraber büyük aşamalar ve gelişmeler kaydeden bir bilim dalıdır.
OUR HISTORY
The very first records of reconstructive surgical techniques can be found in a book entitled “Sushruta Samsita” in India, dating back to 800 BC, which contains the first known mention of a nasal reconstruction procedure. Various plastic surgery procedures were described with illustrations in “Cerrahiyet’ül Haniyye”, which was the first published work of Şerafettin Sabuncuoğlu (1385–1468) and is considered to be the earliest document in Turkish-Islamic literature.
Gaspare Tagliacozzi, who is often referred to as the father of plastic surgery, published the first book on plastic surgery in 1597 entitled “De Durtorum Chirurgia Per Institionem”, while there are also publications detailing reconstructive procedures for aesthetic purposes in the 16th century.
The era of both educational and cultural development launched with the opening of the Medical Center (“Tıphane”) in 1827, which has been hailed as a major step forward in scientific terms. At the end of the 19th century, Turkish medicine began making a name for itself in modern medicine with the advances witnessed by this institution through the ages. Before the 19th century, the basic surgical principles and techniques applied in plastic surgery were aimed only at correcting appearance, while both correcting shape and restoring function have now become the driving principles in the field with the recognition of the importance of functionality.
In our country, plastic surgery progressed with the contributions of several pioneering physicians after the proclamation of the Republic, and has modernized with the global advances witnessed over time. Plastic surgery procedures in Turkey started to be performed in the 1930s by Prof. Dr. Halit Ziya Konuralp, working in the Surgery Clinic of Istanbul University.
The development of plastic surgery in Turkey took place after two major world wars, especially after the Second World War. Plastic surgery practices were systematized in Turkey following the foundation of the Turkish Society of Plastic, Reconstructive and Aesthetic Surgery (TSPRAS) in 1961. Plastic surgery, and its subspecialties, is a medical branch that has undergone significant development, and considerable progress has been made.